20 Temmuz 2014 Pazar

Öldüğünüz Zaman Kim Ne Kadar Üzülecek?


Öldüğünüz Zaman Kim Ne Kadar Üzülecek?


            İnsanın vadesi tükenince, ecel soğuk yüzünü gösterdiğinde, vefatının sonrasında kimin ne kadar üzüleceği mevzusu hiçbir önem arz etmese bile, birey ölümü kendisine uzak telakki ettiği vakitlerde kendi cenazesini hayal etmeye kalkarsa fark edecektir ki, ölüm haberi, onun adını duymamış ve yüzünü görmemiş kişiler için bir karıncanın ölümünden farksız, adını duymuş ama yüzünü görmemiş kişiler için birkaç dakikalık şaşkınlıktan ibaret, hem adını duymuş hem yüzünü görmüş kişiler için birkaç saatlik yüzeysel tefekkür kaynağı, eski arkadaş ve uzak akrabaları için birkaç günlük hafif üzüntü sebebi, samimi dostları ve yakın akrabaları için birkaç haftalık psikolojik sarsıntı ve travma nedeni, ailesi için ise birkaç aylık ruhsal şok ve ağır depresyon sebebinden ibaret, yazık ki sonrası uzun beyaz bir unutuş.

Yüz Kelime Tek Cümle-3
POLAT ONAT

19 Temmuz 2014 Cumartesi

Zihinsel Atmosferimizi Kısırlaştıran Nedir?


Zihinsel Atmosferimizi Kısırlaştıran Nedir?

            Kolay tüketmeye, hemen anlamaya, anlamlandırdığını ise içselleştirmemeye odaklanmış, yaşadığı çağın getirisi olan konforu, hem fiziksel hem zihinsel açıdan bir tembellik vasıtası olarak kullanmaya alıştırılmış, kendi haricindeki yaşamları popüler medya kültürünün dayatmasıyla kurgusal bir yapaylık çerçevesinde algılayan, geçmişimizin toplum hayatındaki hoş yansımalarını içeren naif sevgi ve samimi saygıyı bir nostalji ögesi olarak anlamlandıran, kendisini gerçekleştirmeye adadığı hedeflerini ve hayallerini özgün kişiliğinin parıltılarıyla değil, yakınlarının gerçekleştiremediği sosyal beklentilerin donmuş ve tamamen matlaşmış yansımalarıyla tanımlayan, gerektiği zaman ve ihtiyaç dahilinde konu çerçevesinde paylaşılan detaylı, dahası bilgece ifadelerin yerine, kısa ve öz ama içi boş, hiç susmayan, sürekli zırvalayarak gevezelik etmekten haz alan anlayışın muazzam yaygınlaşması nedeniyle kısırlaşıyor zihinsel atmosferimiz.

Yüz Kelime Tek Cümle-2
POLAT ONAT

18 Temmuz 2014 Cuma

İsrail'in Zulmüne Karşı Ne Yaptım?





            Masum Filistinlilere yapılan bu orantısız şiddet ve küçücük çocuklara reva görülen iğrenç vahşetin, eninde sonunda İsrailli zalimlere ve onların gönüllü destekçilerine geri döneceğine olan inancım ve güvenim, beni tüm bu yaşanan katliamlara karşı dua kılıcına sarılmaya davet ediyor, aktif sabır mülahazası çerçevesinde her şeyi gören ve duyan Yüce Rabbime iltica edip, zulümlerini artırarak sürdüren tüm köpekleşmiş zalimlere karşı, Alemlerin Rabbi Yaratıcımızın "Kahhar" ve "Cebbar" ismi şerifleri ile muamelede bulunmasını niyaz ediyorum, küçük kahverengi seccademin üzerinde zavallı ellerimi dua için kaldırmış, ağlamaya çalışarak ama bir türlü ağlayamayarak kurumuş gözyaşlarım ve kararmaya yüz tutmuş riyakâr kalbimle ben.


Yüz Kelime Tek Cümle-1
POLAT ONAT

12 Temmuz 2014 Cumartesi

Baba ve Oğlu Neşeyle Top Oynarken (VİDEO)



Polat Onat ve oğlu Said Fazıl birlikte neşeyle top oynuyorlar. 
Yıllar sonra bu videoyu tekrar izlediklerinde ne hoş olacak...
Kim bilir!

11 Temmuz 2014 Cuma

Gecelerce Uykusuz Bir Şair: Adem Yoksun


Gecelerce Uykusuz Bir Şair: 
Adem Yoksun


GÜNEŞ

ısıt kaldırımları, vitrinleri, çimenleri
gökyüzüne bakınca gündüz hep oradasın
güneşsin üzmezsin karıncaları var ol
gezegenlerle çevrilisin ne mutlu sana
canın sıkılmaz dönüyorsun kendince
uzay gizemli gözüküyor rahat mısın?
hararetin müthiş olmalı tahminimce
bahse girerim karanlık nedir bilmezsin
o benim hayatım.

                             ADEM YOKSUN




Şiirleri ile tanınan Polat Onat, uğradığı bir sahafta Adem Yoksun adlı bir taşra berberine ait şiir dosyasına rastlamıştır. Bu dosyanın içeriğindeki birbirinden ilginç tespitleri fark edince bu dosyayı yayın evine gönderir.

Kitapta Adem Yoksun'un genelde insanlara, özelde edebiyat çevrelerine karşı yeri geldiğinde içtenlik ve sevecenlik; yeri geldiğinde eleştiri ve öfke dolu duygularını paylaştığı bölümlere bunların yanı sıra orijinal poetik tespitlere yer verilmiştir.

Şair, şiirlerini bir önsöz ile beraber aktarırken, edebiyat çevrelerinde yaşanan ayrımcılığa karşı tepkilerini de yansıtmıştır. Hiç arkadaşı olmayan, az konuşan ve küçük bir kasabada berbercilik yapan Adem Yoksun şiir üzerine çok kafa yormuştur. Yazdığı, yazmaya çalıştığı şiirler için gecelerce uykusuz kalmıştır. Sanat ve edebiyat dergilerinden koca bir arşiv oluşturmuştur. Şiirlerini defalarca dergilere göndermiş ancak hiç bir yanıt almamıştır. Ama yazmaya devam etmiştir. 

Adem Yoksun, şiirin hayatın içinden koparılması gerektiğini dile getiren, bir çok tekniği şiirinde kullanmaya çalışan, şiir konusunda meraklı insanlar için Genç Şairler Akademisi'nin kurulmasını isteyen, bu anlamda şiir adına büyük düşler kuran bir şairdir. Ne yazık ki, kitabı yayınlanmadan yaşamına son vermiştir.

Kitap şiirlerle harmanlanmış monolog tarzı bir hikayeyi andırıyor. Sanki biraz şiir, biraz hatıra, biraz mektup, biraz eleştiri, biraz hayal...

Bahar Gülce / 6 Temmuz 2014
Maviye İz Süren Blog

Huzurlu, Masum ve Güzel Bir Kitap: Şiir Madalyonunun Gizemi


Huzurlu, Masum ve Güzel Bir Kitap: 
Şiir Madalyonunun Gizemi


şiir mi güzel, masal mı?
masal mı güzel, şiir mi?..
hem şiir hem masal diyorsanız... kitaplığınızda bu kitap mutlaka olmalı derim ..
gölgelik sakini Polat Onat'ın bana armağanı olan bu kitap epeyce bekledi baş ucumda .. hani bazen okuyamazsınız alıp alıp bırakırsınız öyle zamanlar geçti.. dün sabahın erken vakti .. elime aldım ve şimdiye kadar nasıl okumadım ah seçil! dedim..(diğer kitabı ise başka bir başlıkta anlatacağım .. bekleyin ...)
nasıl huzurlu nasıl masum .. nasıl güzel bir kitap ..
hele resimleri.. kraliçe penguen gördünüz mü hiç? pelerinli... elmas tacı da var üstelik...
Dias ın maceraları var kitapta..
ve minik yüreklerin tanımlamaları için başlıklı boş yapraklar ..hani bi an kalemi elime aldım doldursam dedim .. mutluluk ve rüya sayfasını .. yapmadım .. miniğim Mirza ya saklamak istiyorum çünkü... 
asıl beni huzurla duygularından kısmı ise..
Polat 'ın bu kitabı çocukları Meryem ve Said Fazıl'a ithafı..
bir babanın çocuklarını "küçük bir hediye" diyerek böyle güzel böyle büyük böyle unutulmaz ve asla değerini yitirmeyecek bir armağan vermesi beni çok duygulandırdı ..
ve itiraf ediyorum ..Meryem 'i kıskandım ... ben zaten babası olan kızları genelde kıskanıyorum 
Meryem'i biraz daha fazla kıskandım ..
Meryem ; seninle tanışmadım ama blogda fotoğrafını görmüştüm okul yolunda yürürken ...sana çok şanslı olduğunu söylemek istiyorum ...umarım büyüdüğünü ailenle birlikte, bende burada gölgelikte görmeye devam ederim ..
ve Polat .. Böylesi güzel yüreğini bizimle paylaştığın için ..
"öğretmenim!"sıfatını sonuna kadar hakettiğin için..
bu güzel hediyen için ..
binlerce kez teşekkür ederim ..
Meryem ve Said Fazıl .. gözlerinizden öpüyorum..
ve Polat'ın  son sayfa da dediği gibi...
"hayatı bir şiir gibi yaşayın ...

Seçil Özkan / 4 Temmuz 2014
Gölgelik Blog




4 Temmuz 2014 Cuma

Yeni Romanım "Son 99 Gün"ü Yazmaya Başladım




Yeni Romanım 
"SON DOKSAN DOKUZ GÜN"ü 
Yazmaya Başladım 

   2030 yılında geçen bu distopik çalışmamda, çok farklı bir konu, ilginç bir anlatım, orijinal bir kurgu ve heyecanlı olay örgüsü çerçevesinde, benzersiz ve kapsamlı bir kitap oluşturmayı amaçlıyorum.

   Yoğun bir çalışma gerektiren zor bir projeye sıvandım. Çünkü zor işleri her zaman sevmişimdir.